Ne yani uykumdan feragat edip bu yazıyı yazamayacak mıyım? Ellerinde içmeye kıyamadıkları, ucuz markasız şarap şişeleriyle gezen; marjinal yeni nesil sanatçılar duvarlara eserlerini çizerken, ben neden yapamıyorum? Sen kimsin biliyor musun? Bu başlıktaki fahişe ya da orospu, hangisini seçtiysen diğerine daha yatkınsın. Çünkü, o istemediğinin olduğunun farkındasın ve bunu kendine söylemekten çekiniyorsun. Sen kimsin biliyor musun? Öylesine dinlediğimiz mutlu şarkıları bir anda ağlatan fahişesin, ruhunu şeytana sattığını söyleyip kredi ve burslarla ayakta kalan orospusun; kırık kaldırımdaki filizlenen çiçeği ezen botsun ve sen aynı zamanda olabilecek en iyi sensin. Hayatta kalman için etrafta çok fazla rakip var; silahını çek ve koşmaya başla. En sevilen olduğunu zannet; bir lider değilsin ya da diktatör. Yankılanmış cümleleri eksik ve hatalı tekrarlayan, bozuk ağızlı müzik çalardan farksızsın. Benliğini ortamdaki fahişelerin
Dışarıya dönük bir sessizlik içerisindeyim. Sadece kendi içimdeki kalabalığın gürültüsüyle yaşıyorum. Arada bir bende sebebini anlamadığım tartışmaya katılmak istiyorum ama sesim çıkmıyor; sanki elinde hiçbir şey olmamasına rağmen uzayda yaşamayı hedefleyen bir aşık gibiyim. Esasında çok fazla "bir şey" gibiyim ama bunu söyleyecek kadar cesur, yazacak kadarda korkak değilim. Bir şeyler olduğunu düşünen çok fazla insan var bunun farkındayım ama onlar burada değil. Benden daha iyi veya kötü bir halde olmanız bu hissettiklerimin varlığını ortadan kaldırmayacaktır; çünkü benim hayallerim vardı. Benim için yegane umut kaynağı olmasına rağmen hiç kimsenin umursamadığı ideallerim/amaçlarım vardı. Neredeler peki? Hepsi istemsiz bir biçimde başkasının "doğruları" arasında "yanlış" olarak kabul edilip, tarihten silindi. Sanırım bu yüzden bir kütüphanedeyim; gerçek hayatlardan uyarlama, birbirinin aynısı kapak tasarımına sahip romanların arasında ince bir