KÜLLÜĞÜMDE
ÖLEN KELEBEK
Sanırım,
geçen seneydi.
Zarif ama aptal bir kelebekti.
Kaç yaşında bilmiyorum.
Kaç kişiden nefret etti bilmiyorum.
Kaç çiçeği daha güzel yaptı hiç bilmiyorum.
Zarif ama aptal bir kelebekti.
Kaç yaşında bilmiyorum.
Kaç kişiden nefret etti bilmiyorum.
Kaç çiçeği daha güzel yaptı hiç bilmiyorum.
Kalan
sigaralarımı saymadan,
fütursuzca izmaritler düştü artarda.
fütursuzca izmaritler düştü artarda.
Yerçekimine
yakın bir yerde oturuyordum.
Yatakta yatamayacak kadar yorgun değildim.
Yazmak için birkaç sebep soruyordum
ama
bir cevabı almak yerine kafamı eğdim.
Yatakta yatamayacak kadar yorgun değildim.
Yazmak için birkaç sebep soruyordum
ama
bir cevabı almak yerine kafamı eğdim.
Öyle
bir vakitti.
Her şeyden habersiz,
aynı zamanda diliminde yaşıyorduk.
Her şeyden habersiz,
aynı zamanda diliminde yaşıyorduk.
Hatırlayamadığım
bir saatte,
küllüğümde ölü bir kelebek gördüm.
küllüğümde ölü bir kelebek gördüm.
Niçin?
Yaşaman
gereken onca güzel zamanı mahvettin!
Kaç çiçek seni bekliyordu, farkında mısın?
Kaç çiçek seni bekliyordu, farkında mısın?
Bir
hiç gibi,
salağın tekinin unuttuğu sigaraların arasında öldün.
salağın tekinin unuttuğu sigaraların arasında öldün.
Galiba.
Yoksa
bu bir intihar mıydı?
Eğer
öyleyse, halimiz vahim.
Hayat,
senin sahipsiz katilin.
Hayal ise benim talihsiz şahidim.
Hayal ise benim talihsiz şahidim.
İkimizde
aynı yoldaydık.
Kanatların olsa da kol kolaydık.
Görünürde çok kolay gibi olsa da
yolun sonu.
Kanatların olsa da kol kolaydık.
Görünürde çok kolay gibi olsa da
yolun sonu.
Sen,
onca acıyı naklettiğim,
bir izmariti tercih ettin.
bir izmariti tercih ettin.
Yaşarsın bunları ... Bok çukurunda bir kelebeksen.
YanıtlaSil