İnsanlar, mutsuzluğu her türlü materyale bağlayabilir. Para, cinsellik, kişi ve tonla farklı şeye göre mutluluğu yorumlayabilir. Bunlara sahip olan insanlar yani mutlu olan insanlar, mutsuz insanlara nedense nasihat verme niteliğini taşıdıklarını sanıyorlar. Neşeli hayatlarında bizlere göz ucuyla bakıp bizlere "iyilik" yaptıklarını zannediyorlar. Sizler mutlusunuz, bizler değiliz. Bir kaplanın, ceylana yardım etmesi kadar saçma. Belki de sırf bu insanları gördüğümüz için üzülüyoruz ya da umutsuzluğumuza bir sebep daha ekliyor. Şunu bilin artık, mutsuz insanların birer sebepleri var. Sevgilisinden ayrılan ya da ailesi sırf harçlığını kestiği için kendini kederli sanan insanlardan bahsetmiyorum. İnsanlara baktığında onlardan uzakta gördüğünü gören insanlardan bahsediyorum, başkalarını kıskanan onlar gibi mutlu olamak isteyen, bu yazıyı yazan insanlardan bahsediyorum. Oturup düşünüyoruz sürekli, neden ? Bu kelime hayatımız da sürekli olarak kafamızı meşgul ediyor ve asla da cevabını öğrenemeyeceğiz. Yaratılış da kendine bir sebep arıyorlar ama bulamıyorlar. Neden varoldum sorusunu soruyorlar kendine, cevabını almadan. İnsanlar bizim güldüğümüzü gördüklerinde mutlu olduğumuzu zannediyorlar, hiçbir konuyu kafaya takmadığımızı düşünüyorlar. Sizler yüzünden sahte birer kişilik oluşturduk. Kimse bizi tanımıyor, tanıdığını zanneden tonla insanla beraber oluyoruz. Bizler kimsenin umursamadığı kişileriz, bazı insanların ibret alınması gereken kişileriz adeta! Peki, neden mutlu değiliz ? Elimiz de bir şey olmadığından olabilir mi ? Bunun için yaşıyorum, dediğimiz bir şeye sahip değiliz. İnsanlardan kaçtığımız için belki de mutsuzuz ama onlar bizi istemiyor ki yakınlaşalım onlarla. Bu kainatta varolmamın tek sebebi üzülmek mi ? Neden diğer insanlar gibi mutlu olamıyorum, olamıyoruz. Çevrem de bulunan insanlar gibi neden olamıyorum ? Ne yaptım ? Nerede hata yaptım ? Sırf insanlar bana bakıp ibret alsın diye mi yaratıldım ? Böyle düşünüyorum. Bana nasihat verme gereğini duyan o mutlu insanların dertleri çözülürken benim mutsuzluğuma sebep veren onca şey ne olacak ? Kendimden nefret ediyorum, sırf mutlu olamadığım için ya da kusurlarımı gördüğüm için. Aynaya baktığım zaman gördüğüm görüntü ibret alınacak bir yaratığın resmi. Kullandığım kelimeleri seçmekten nefret ediyorum, saçımdan nefret ediyorum, yüz hatlarımdan nefret ediyorum, düşüncelerimden nefret ediyorum, duygularımdan nefret ediyorum. Sizler kendinizden nefret edemezsiniz, ne de olsa mutlusunuz. Yalnızlığın ne demek olduğunu bilmiyorsunuz. Sırf iki hafta çıktığınız kişi sizden ayrıldı diye kendinizi yalnız hissediyorsunuz. Asıl yalnız olan benim, yapacak bir şeyim olmadığı için yalnızım. Ellerim de olmayan şeyler yüzünden yalnızım. Bir şeye sahip filan değilim, yaratılışım belki de bunun üzerine kuruldu. Belki de benim sınavım budur. Mutlu insanlara bakıp kendimi düşününce ibret almamam gerek belki de. Yapamıyorum. Burada mutlu değilken neden başka bir yerde mutlu olacağımı düşüneyim ki ? Gelecek nesile anlatacağım bir hikayem yok, sadece mutsuzluğu onlara anlatabilirim. İnan bir insanım ama hayatımın mutsuzluk üzerine kurulu olduğuna da inan bir insanım. Diğer insanlar gibi ASLA olamayacağıma inan bir insanım. İnanmayan ya da inandığı halde her türlü pisliği yapan insanlar gibi değilim. Bu dünya da her türlü pisliği yapıp, bir çırpı da temizlenip buradan giden insanlardan değilim, olamayacağım. Çünkü kaderim yüzümü güldürmeyi reddediyor. Benim sınavım, diğer insanlara özenerek bakıp, ibadetine devam ederek başka bir yerde mutlu olmak. Yapamıyorum. Yapmak için bir sebep bulamıyorum, belirili zaman aralıklarında ibadetini yapan, ibadet yapmadığı sırada aklında fitne/fesat işlerle kafasını dolduran ve bunları gerçekleştiren insanların başka bir yerde mutlu olacağını düşünüyorum. Bense daha büyük bir acı içerisin de kahredeceğim. En kötüsü de, ne yaparsam yapayım, ne kadar üzülürsem üzüleyim. En ufak bir değişiklik olmayacak. Sürekli bunları yazacağım, sürekli. Sürekli bunları düşüneceğim, sürekli. Etrafım da gördüğüm insanlara bakıp kendimden tekrar nefret edeceğim, tekrar ve tekrar. Ardından buradan gideceğim zaman, yapmadıklarım yüzünden daha büyük bir acıya kendimi teslim edeceğim. Diğer o özendiğim mutlu olan insanlar ise... en kötüsü işte bu. Onlar mutlu olmaya devam edecek. Hayatları zaten güzel giderken insanlar asıl onları mutsuz zannediyor. Vay be! diyorum. Keşke varolmasaydım da bu ve bundan sonra yaşacağım hayatı acı içerisinde yaşamamış olurdum. Keşke diğer insanlar kadar mutlu olsaydım. Keşke bunları yazarken bile gözlerim dolmasaydı. Keşke yaratılışım bir nedene bağlı olsaydı. Tekrar söylüyorum, en kötüsü de, hiçbir şeyin değişmeyecek olması. Tekrar ve tekrar üzüleceğim ama kimsenin umurunda olmayacak. Neden kişiler kadar sevilen bir kul değilim, acaba ?
x
Yorumlar
Yorum Gönder