Kimin için yaşıyoruz ki şu dünyada? Kendimiz mi yoksa bir başkası için mi? Kendimiz için yaşıyoruz elbette. İnsanlar sadece konuşur, bize ne lan onlardan. Onların sözleri neden umurumuzda olsun ki? Ne yapacağımı bilmediğim zamanlarda hava almak için dışarı çıktığımda yanımda olmayan insanların sözleri neden umurumda olsun ki? Gitmek istiyorum dediğim de, hayallerim var lan benim dediğim de, sen kim oluyorsun da bana karşı çıkıyorsun? Beni tanıdığını farz edip, aptal aptal sözler sarf ediyorsun. Asıl aptallık ise benim bu sözleri dinlemem. Neden dinliyorum ki? Beni tanımayan, otobüs durağına, otobüse binme umuduyla gidip sadece önünden geçip gittiğim vakitte hissettiklerimi umursamayan, herkes sanki onun kafasının içerisinde oluşturduğu sistemde yaşayacakmış gibi konuşan bir kişiyi neden dinliyorum ki? Peki, insanların benimle alıp veremediği ne?
Sahip olamadıkları özgür düşünceleri kıskandıkları için mi? Çocukluk hayalleri, standart sistemin etrafında oluştuğu için mi yoksa sadece korktukları için mi? Bence, hepsi. Bulunduğum yer, hayallerime izin vermezken, benim sahip olduğum hayaller var. Hayalim, bir memur olmak değil. Gül gibi bir maaş alıp, herkese "hı hı, tamam" demek değil hayalim. İş ve ev arasında oluşmuş bir hayat değildi hayalim. Hala da değil aslında. Ama insanın sahip olduğu ego sayesinde, söylenen karşıt sözlerin hepsi sadece milliyetçi bir tavır ile oluşuyor. Bir başkalarına seslenmekten korktuğu halde. Peki, millet kavramı nedir ki, hayallerini gerçekleştiremediğin sürece?
Hayallerimi, kendi benliğini kaybetmiş, kendini bir millet zanneden insanlar için mi feda etmek zorunda mıyım? Umurumda mı sizce? Bir çocuğun hayali mi yoksa o çocuğa yarardan çok zararı olan insanlar mı daha hak ediyor o çocuğun hayatını? Bu dünyaya, bir başkası için gelmedim. Hayallerimi ve amaçlarımı kabul etmek istemeyen insanlar için gelmedim ben bu dünyaya. Eğer gerçekten bir "millet" olsaydık, hayallerimiz daha değerli olurdu. Bir başkası yardım ederdi, laf etmek yerine. Bir başkası da gitmek istemezdi, hayallerini gerçekleştirmek uğruna.
Bence gidilmeli, hayalleri gerçekleştirmek için. Buna değer.
Sahip olamadıkları özgür düşünceleri kıskandıkları için mi? Çocukluk hayalleri, standart sistemin etrafında oluştuğu için mi yoksa sadece korktukları için mi? Bence, hepsi. Bulunduğum yer, hayallerime izin vermezken, benim sahip olduğum hayaller var. Hayalim, bir memur olmak değil. Gül gibi bir maaş alıp, herkese "hı hı, tamam" demek değil hayalim. İş ve ev arasında oluşmuş bir hayat değildi hayalim. Hala da değil aslında. Ama insanın sahip olduğu ego sayesinde, söylenen karşıt sözlerin hepsi sadece milliyetçi bir tavır ile oluşuyor. Bir başkalarına seslenmekten korktuğu halde. Peki, millet kavramı nedir ki, hayallerini gerçekleştiremediğin sürece?
Hayallerimi, kendi benliğini kaybetmiş, kendini bir millet zanneden insanlar için mi feda etmek zorunda mıyım? Umurumda mı sizce? Bir çocuğun hayali mi yoksa o çocuğa yarardan çok zararı olan insanlar mı daha hak ediyor o çocuğun hayatını? Bu dünyaya, bir başkası için gelmedim. Hayallerimi ve amaçlarımı kabul etmek istemeyen insanlar için gelmedim ben bu dünyaya. Eğer gerçekten bir "millet" olsaydık, hayallerimiz daha değerli olurdu. Bir başkası yardım ederdi, laf etmek yerine. Bir başkası da gitmek istemezdi, hayallerini gerçekleştirmek uğruna.
Bence gidilmeli, hayalleri gerçekleştirmek için. Buna değer.
Yorumlar
Yorum Gönder